SONSÖZ
Ne kadar büyüm varsa
Artık uçtu yok oldu,
Banaysa kala kala
Kendi cılız gücüm kaldı.
Karar sizlerin şimdi:
İster burada tutarsınız beni,
İster Napoli’ye yollarsınız geri.
Ama madem dukalığımı aldım,
Sahtekârı da bağışladım,
Yeter bu çorak adada kaldığım,
Büyünüzle sımsıkı bağlandığım.
Çözün bağlarımı, salıverin beni
Çırpın o güzelim ellerinizi.
Soluğunuzun tatlı rüzgârıyla
Dolsun ki yelkenlerim daima,
Yarıda kalmasın hiç seferim;
Çünkü sizi hoşnut etmek hedefim.
Ne perilerim kaldı buyruğuma uyacak
Ne de sanatım, kimseyi afsunlayacak;
Yani sonum perişanlık bu durumda,
Tabii, dualarınızın desteği olmazsa.
Merhamet duaya hiç dayanamaz çünkü,
Hemen bağışlar kusurların tümünü.
Siz gelin hoşgörün, salıverin beni;
Bağışlanmak isteyen bağışlamayı bilmeli.
William Shakespeare
Çeviren: Bülent Bozkurt
PROSPERO’S SPEECH
and now my charms are all o’erthrown
and what strength i have’s mine own
which is most faint; now t’is true
i must be here confined by you
but release me from my bands
with the help of your good hands
gentle breath of yours my sails
must fill, or else my project fails,
which was to please.
which was to please.
now i want spirits to enforce, art to enchant
and my ending is despair,
unless i be relieved by prayer
which pierces so that it assaults
mercy itself and frees all faults
as you from crimes would pardon’d be
let your indulgence set me free